TÜRK İNANIŞLARINDA TANRI-KADER-DİN KAVRAMLARI VE AYTMATOV ANLATILARINA YANSIMALARI
(“GOD-DESTINY-RELIGION” DEFINITIONS IN TURKISH TRADITIONS AND THEIR REFLECTION IN AITMATOV’S BOOKS PREFACE
)
Yazar
|
:
Ahmet SARIGÜL
|
|
Türü |
:
|
Baskı Yılı |
:
2015
|
Sayı |
:
14
|
Sayfa |
:
131-164
|
|
Özet
Aytmatov’a göre kader hakkında belirleyici ve düzenleyici yegâne güç “Tanrı”dır. Hâl böyle olunca Yaratan karşısında aczini idrak etmiş olan insana düşen davranış biçimi ise Tanrı’nın belirlemiş olduğu bu kadere boyun eğmek, bu çizgide hareket etmektir. Reşit olmuş her birey için kaçınılmaz olan hakikat, kendisine sunulmuş olan bu kader çizgisini akıl ve izan aracılığıyla idrak etmek, iradesini kullanarak kendilik öğelerini eklemek ve önüne konulmuş olan yol ve seçenekler içerisinden kendi istikametini seçmek, kendi yolunu belirlemektir. İşte “akıl-izan-irade”nin devreye girdiği bu noktada bireyin mesuliyeti de gündeme gelir. Çünkü kader çizgisini belirleyen her ne kadar Tanrı olsa da birey, akıl ve iradesini kullanarak seçme özgürlüğüne sahip olması nedeniyle birinci derecede mesuldür. Aslında Tanrı’nın belirlemiş olduğu kader, bir başlangıç veya atlama çizgisinden öte bir şey de değildir. Tanrı-kul/inanç-inkıyat inceliği akıl ve iradenin devreye girdiği bu çizgiden sonra gündeme gelir. Akıl iradenin alanına giriş yaptığı bir eşik; geri dönüşü olmayan ve yalnızca bir kez yaşanan hakikat, ana rahmine dönüşü olmayan bir doğumu yaşamak...
Anahtar Kelimeler
Cengiz Aytmatov, Tanrı, inanç, kader, din, mankurt, Gök Tanrı.
Abstract
According to Aitmatov, God (Almighty) is the unique power that defines and regulates the fate (destiny). Once a person is aware of his impotence against (weakness before) the Creator, he has to follow his fate (destiny) without any hesitations. Every person who has come of age realizes the unavoidable truth, he must follow his own fate (destiny), add to this fate (destiny) his own elements and by choosing a certain direction he must find his own road among all possible roads and possibilities. When the Mind (and the Thinking/Consciousness) actuates (actuate), the Personal Responsibility comes into effect. That happens because no matter how the Creator defines one’s destiny, a person who has a freedom of choice is always responsible for his decisions. The fate (destiny) defined by God is the begging or the breaking point. The difference between notions “the Creator – the faithful (believer), the faith – the adoration” takes effect only when the Mind starts working. The Mind is the threshold of the Will: irrevocable truth that happens once in a lifetime, like a moment of birth which cannot be repeated…
Keywords
Chingiz Aitmatov, Almighty, fate, religion, Creator, mankurt.