Öz Kurgusal metinlerde insanlığın ortak mirası, semboller vasıtasıyla geleceğe taşınır/aktarılır. Sembollerin açar noktaları arketipler ve izlekler olarak değerlendirilir. Arketipler; Joseph Campbell’in “mono-mitos” şeklinde isimlendirdiği, menşei ritüel ve mitoslardan kaynaklanan “ayrılma-erginlenme-dönüş” formülü ile iç içe geçmiş anlatılarda sembolik bir şekilde çözümlenebilir. Sezai Karakoç’un “Masal” adlı şiiri, tahkiyeli anlatımın öne çıktığı kurgusal bir metindir. Söz konusu metinde kullanılan ifadeler ve metnin bütününe hâkim olan duygu, okuyucuyu tahkiyenin fictif dünyasına götürür. Bu dünyada anlamlı yolculuk metinde yer alan arketiplerin dilinin çözümlenmesiyle gerçekleştirilir. “Hilebaz gölge”, “yüce birey”, “balinanın karnı”, “anima”, “aşama” arketipleri kurgu içerisinde sembol değerlerle örülü bir şekilde serüven boyunca rol alır. “Masal” şiirinde görüldü ki arketipsel sembolizmin kurgusal metinlere uygulanmasıyla, insanoğlunun metin yaratmadaki müşterek eğilimi kanıtlanır. İnsan, yüzyılların birikimsel bir yansımasıyla bilinçli bir değişim-dönüşüm göstergesi olarak ortak metin yaratır. Kurgusal metinlere yansıyan arketiplerin çözümlenmesinden sonra insanlığın hem kolektif bilinçdışına ait sembolleri kullanarak metin yarattığı görülür hem de metinlerin arkasında yatan gizil anlamlar gün yüzüne çıkarılır.