Abstract
TÜRK EDEBİYATINDA MELÂL: 1950 KUŞAĞINDA BİR BUNALTI
Melâl kavramının irdelendiği düşünce akımlarından birisi olan varoluşçuluğun ilk olarak, 19.yüzyılda Danimarkalı filozof Søren Kierkegaard tarafından felsefenin konusu olarak tartışmaya açıldığı kabul edilir. İnsanlık sorunlarını hiçlik, kaygı, yabancılaşma gibi kavramlar üzerinden açıklamaya çalışan varoluşçuluk, 1946’da bir konferansta, Fransız yazar/düşünür Jean Paul Sartre’ın sunduğu “varlık özden önce gelir” formülünü kazanmıştır. Edebiyatta varlığının en çok II. Dünya Savaşı’ndan sonra arttığı düşünülen varoluşçuluk, roman türüyle insan yaşantısını tasvir etmek konusunda özdeşleştirilmiştir. Dostoyevski’den Jean Paul Sartre’a kadar geniş bir edebiyat tarihi yelpazesinde yer edinen varoluşçuluğun Türk edebiyatına yoğun olarak 1950’lerde girdiği kabul edilmektedir ve etkisinin ağırlıklı olarak, “1950 Kuşağı” olarak adlandırılan bir grup yazarın eserlerinde hissedildiği kabul edilir. Bu çalışmada, Türk edebiyatında
1950 kuşağı roman ve öyküsünde varoluşçuluk etkisinin Demir Özlü’nün Bunaltı1 kitabı üzerinden açıklanması amaçlanmaktadır.
Keywords
Bunaltı, Varoluşçuluk, felsefe, 1950 kuşağı, Demir Özlü.