Abstract


TÜRK ROMANINDA SAPKINLIĞIN FENOMENİ (GÖRÜNGÜSÜ); MECDİ SADREDDİN’İN CENNET HANIM ROMANI ÜZERİNDEN BİR OKUMA DENEMESİ

Başlangıcından 1940’lı yıllara kadar Türk romanında en önemli tema Batılılaşma olur. Mecdi Sadreddin’in Cennet Hanım romanı da ilk olarak 1927 yılında yayımlanmasına rağmen Batılılaşma temasını işlemediğinden yıllarca görmezlikten gelinir. Fakat her ne kadar göz ardı edilirse de gerek teması gerekse bu temayı işleyiş şekliyle Cennet Hanım, Türk roman tarihi içinde öncü romanlardan biri olmuştur. Cennet Hanım romanı içeriğiyle yayımlandığı döneme göre öncü bir romandır. İçeriğin en önemli yeniliği karakterlerin sapkın bir şekilde yaşamın kıyılarında haz ve zevki karşılama çabalarıdır. Sapma göstereniyle haz ve keyif eyleminin tamamında kişinin kendi kültüründeki gelenekten kabul edilmiş normallik tanımından farklılaşması kastedilir. Bu noktada roman karakterleri haz ve keyif eyleminin tamamında kendi kültüründeki gelenekten kabul edilmiş normalliğin dışına çıkarlar. Bunun nedeni ise kişinin uyarımı gündelik yaşamın içinde bulamamasından dolayı sapkın yollara başvurmasıdır. Arzu nesnelerine karşı sapkının stratejisi “hem… hem de” ilkesi üzerinden işler. Cennet Hanım romanın kahramanı Hafide sapkındır, çünkü romanda “hem eşi Sadun’un kır saçlarını karıştırmak hem de sevgilisi Bülent’in kolları arasında hırpalanmak” arzusunu yürürlüğe koymayı düşlemektedir. Benzer şeklide Sadun Bey de Hafide’yle evli olmasına rağmen Cennet Hanım’a yasak bir ilişki yaşamayı teklif eder. Cennet Hanım’ın oğlu Bülent ile Hafide arasında da duygusal bir ilişki başlar. Annesi/Cennet Hanım’ı seven birinin/Sadun Bey’in eşine/Hafide’ye olan bu duygusal yönelimiyle Bülent, ensest yasağını ihlal etme yolunda sapkın bir yönelime adım atar.



Keywords
Cennet Hanım, Mecdi Sadreddin, Sapkınlık, Türk Romanı
Kaynakça