Abstract


METAFORDAN ÜSLÛBA YALNIZ BİR ROMAN: AYNADAKİ YALAN
İnsanlar yaşadıkları hayatın içerisinde kendilerini başkalarının gördüğü biçimde göremezler. Sanatkârane bir duyarlılığa sahip insanların başarabileceği bu bakış tarzı, onları, “sıradan”lıklarından kurtardığı gibi üsluplarını da çok farklı bir yere oturtur. Ancak bu görüş/düşünüş tarzı pek çok sarsıntıyı ve ruhi bunalımı da beraberinde getirecektir. Bu sarsıntı/bunalımın hayal kırıklığını üsluba taşıması ise mukadderdir. Necip Fazıl Kısakürek’in “Aynadaki Yalan” isimli romanı, daha başlığından itibaren, yukarıda bahsettiğimiz kendine/içe bakışı irdeleyen bir yapı arz etmektedir. Rene Girard’ın ifadesiyle romantik bir yalanın içerisinde romana dair bir hakikat yakalanmaya çalışılmaktadır. Romanda, zihni ve kalbiyle bilinmeyen bir kâinat olan yazarın ruhi yolculuğu çok farklı bir “kurmaca”nın kapılarını aralamaktadır. Yazıda kahramanın bu ontolojik görüntüsü Hartmann’ın değindiği varlık basamaklarında ifadesini bulan yanlarıyla görülmeye çalışılacaktır. Bu anlam değerleri üçüncü basamağı da içine alan ve bu basamağa katkısı büyük olan psikanalitik süreç unutulmadan çözümlenmeye çalışılacaktır.

Keywords
Necip Fazıl, Metin İncelemesi, Ontoloji, Psikanalitik Çözümleme, Kendilik Bilinci.
Kaynakça